5.8.1950-Adapazarı doğumlu.Müzikle yoğrulan bir yaşamın içinden gelmekte...1950'lerin sonunda gramofon denilen,saat gibi kurulduktan sonra üzerine ince-garip-yuvarlak-sanki kömür tozlarının hamurlaştırılıp oklava ile inceltilerek fırınlanmış yufkacıkların,sürekli dönen tablasının üzerine konulunca çok değişik ve insani etkileyen sesler çıkarışını duymaya başlayışıyla adına müzik denen şekillendiremediği duygusallığı yasamaya başlamış.......’’ Hele bir misafirlikte üzerine oturunca kırıldığını bizzat yaşayıp ertesi gün annemle telafi etmek için dükkan dükkan dolaşıp yenisini arayışımız,bu kara kömür yufkacıklarına daha çok ilgi görmeme neden oldu ‘’ diyor Ayhun ve devam ediyor.....
.
Ya sonrası...Tek kelimeyle çılgınlık....Amerika: WOA , İngiltere: BBC , Luxemburg : Radio Lux. 208, Queit Worldwide ve daha bazı belli başlı Avrupa Radyolarının bilfiil üyeliklerini yaşadım....Her ay bültenler,plaklar,kitapçıklar...O yıllarda hasretini çektiğimiz yabancı orijinli dergiler düzenli olarak yağmaya başlamıştı...Okul yıllarının ardından...1960 sonlarında ülkemizde radyo dinleyicilerini tek çatı altında toplama sevdasıyla kurduğumuz bir Pavlonya dönemi...İşte O donemde tam anlamıyla plak piyasasındaki şirketleri üretim konusunda yönlendirmeler,TRT program yapımcı ve sunucularına materyal desteklemelerine varan büyük bir girişim....özel toplantılarda dj'lik...sonra askerlik ve bu gurubun yok olusu....dolayısı ile elde kalan binlerce plak.....akabinde 70'li yılların ortasında orkestra faaliyetleri....1975 Denizli...Altın Horoz Müzik Yarışması.....geniş vokalleriyle " Ayşem " bestesi .....Devlet Memuru olmam sebebiyle izin alamayışım yüzünden "Orkestra Profesyoneller"in solistsiz yani Ben' siz olmalarına rağmen 2.lik kürsüsüne çıkmaları.....aradaki büyük müzikal boşluğun ardından 1992 yılının son günlerinde özel radyo günleri....Nostalji adına sırası ile : ART , Hür FM , Kapitol FM , Yapı Radyo , BRT FM'lerde radyo program yapımcı ve sunuculuk dönemleri......Tüm bunlar,hem ayrıca çalışmak hem de bunlara zaman ayırmak anlamında yaşanmışlardır...Akabinde emeklilik kulvarı...bu kez içimde yeniden canlanan,eğlence mekanlarındaki DJ'lik günlerim....Takvim yaprakları 2004'un sonlarını gösterdiğinde Dj'lik konusundaki sunumları sadece dinletiden kurtarıp tamamen görselliğe çevirmeye başlamak....Daima "daha iyi-daha güzel" olmaya çabalayıp başkalarına örnek olarak yol göstermek gibi bir misyon demek daha doğru olur sanırım.....Bundan böyle meraklılara nostaljiyi,sadece dinletmek değil ayni zamanda icra edenleri perde de olsa yeniden görüp yeniden O günleri birebir yaşatmak son idealim diyebilirim.....
